Sadece teknik analize dayalı olarak başladığım borsa yatırımlarıma temel analiz ve teknik analizi kullanarak devam ediyorum. Her iki analiz hakkında da kısa bilgiler verdikten sonra kendi uyguladığım yolu anlatmaya çalışacağım.
Her iki analiz yaklaşımı da bir hisse senedini analiz etme sürecinde belirli aşamalarda kullanılması gereken yöntemlerdir. Sadece teknik veya sadece temel analizi kullanmak yerine ilgili aşamalarda her iki analizi birleştirerek kullanmayı denemek doğru hissenin doğru zamanda alınmasını sağlayacaktır.
Sadece şirket değil genel bir ekonomik analiz ve şirketin yer aldığı sektörün ekonomideki durumu da irdelenir. Ekonominin hangi yöne gittiği, şirketin bu gidişata uyum sağlayıp sağlamayacağı belirlenmeye çalışılır. Şirketin yer aldığı sektörün genel ekonomi içindeki payı ve gelişimi de önemlidir. Devletin belirli alanlarda sağladığı teşviklerin analiz edilen sektör ve şirket için geçerli olup olmadığı, geçerli ise şirkete olumlu katkı yapıp yapmayacağı araştırılır. Geçmiş dönemlerde eğer var ise benzer teşvik uygulamalarının şirketin finansal verilerine nasıl bir katkı yaptığı bulunmaya çalışılır. Belirlenen şirketin yer aldığı sektör içerisindeki diğer şirketlere göre durumu da finansal verileri ve yatırımları üzerinden karşılaştırmalar yapılarak incelenir.
Tüm bu analizler, günümüzü değil gelecekteki ekonomik koşullar çerçevesinde şirketin nasıl ve ne ölçüde nakit yaratacağını tahmin etmeye yöneliktir. Çünkü bir şirket karlı olduğu ve nakit akımını sorunsuz devam ettirebildiği sürece kendine yatırımcı çeker. Bu şekilde, bir hisse senedinin değeri belirlenir. Mevcut durumda hisse senedinin fiyatı, şirket değerleme süreci sonunda belirlenen hisse fiyatının altında ise alım yapılması düşünülebilir.
Teknik analiz sürecinde, hisse fiyatının belirli kanallar içerisinde hareket durumu, geçmişteki fiyat ortalamalarının neresinde olduğu, belirli formasyon koşullarını sağlayıp sağlamadığı incelenir. Kanal ve formasyon çizgileri, yakın veya uzak geçmişteki hisse fiyatları ve hacimleri üzerinden türetilen indikatörler yardımıyla hisse senedinin direnç ve destek seviyeleri belirlenir ve alım veya satım kararları verilmeye çalışılır.
Ancak şu unutulmamalıdır ki; teknik analizle belirlenen destek ve direnç seviyeleri kırılmak içindir. Bu kırılmayı sağlayacak olan da temel analizle değerlendirilen şirketin gücüdür. Bir şirketin değeri gün geçtikçe artıyor ise hisse fiyatının içerisinde hareket ettiği kanalın tepesi kırılacak, yeni bir kanal oluşacak, indikatörler tepede olduğu için sat sinyali verse bile hisse fiyatı artmaya devam edecektir. Dolayısı ile sadece kanal, formasyon çizimleri, indikatör sinyalleri ile yüksek miktarlarda kazanç sağlamak kolay olmayan bir iştir.
Temel analiz sürecinde incelediğim verilerden hareketle ileride değerleneceğini düşündüğüm hisseye yatırım kararı verdikten sonra hisse senedinin teknik analizini de inceledim. Kanalları oluşturdum, hareketli ortalama ve indikatörlere göre hisse fiyatının kısa dönemde düşebileceği yeri belirledim. Alım yapmak için bu fiyata yaklaşmasını bekledim. Ve yaklaştığında da alımımı gerçekleştirdim. 2016 Haziran ayında %30 zararda iken yatırım yaptığım hisse senedinde 2017 Temmuz sonu itibariyle başabaş noktasına gelmiş durumdayım. Yani 1 senede %30’luk kar sağlamış oldum. Üstelik her gün al-sat yapmadan, komisyon ücreti ödemeden, strese boğulmadan..
Daha hızlı para kazanayım derken çok kaybettim ben. Bunun günlük yaşantıma etkisi de olumsuz oldu. Ancak şu anda, temel analiz sonucunda karar verdiğim bir hissede, teknik analiz yöntemleri ile doğru zamanda alım yapmaya çalışarak uzun vadeli bir borsa yatırımcısı olmaya gayret ediyorum.